AHMET COŞKUNAYDIN >> Bir Türk olarak başka ulusları kıskanma duygum var mı? Bunun cevabı yok. Buna karşılık imrenme ve özenme duygum var. Örneğin Dünya?nın havası en temiz ülkesi olan Rusya?ya özenirim. Çünkü Rusya belki çoğumuzun dikkatinden kaçmış olsa bile Dünya ormanlarının yüzde 20?lik bölümüne sahip ülkesidir. İşte bu zenginlik ona ve insanlarına en temiz havayı soluma olanağı yaratır. 15 milyon kilometre karelik sonsuz Sibirya topraklarında bulunan ağaçlar adeta birer oksijen fabrikası işlevi görür.
Ama bizi ilgilendiren bizim havamız. Topraklarımız Orman Bakanlığı verilerine göre yüzde 27.2 oranında ormanla kaplı. Bunun yüzde 50?si iyileştirilmeyi bekliyor. Hedefimiz Cumhuriyetin 100. yıl dönümünde yüzde 30?luk orman alanına sahip olmak.
Bu hedef için bir çok kuruluşun girişimi var. Özel kuruluşlar arasında en dikkat çekeni Türkiye İş Bankası?nın Genel Müdür Ersin Özince önderliğindeki kampanya. Özince 81 ilimizde 81 İş Bankası Ormanı kurmayı kesin olarak kafasına koymuş. İş Bankası araziyi ağaçlandırdıktan yani fidan dikimlerini gerçekleştirdikten sonra arkasını dönmüyor, bu minik canların dikim sonrası yıllarca bakımını da yapıyor. Halen bu hedefin 38. basamağında bulunuluyor. 38. basamakta Şanlıurfa?da Harran Üniversitesi Kampusu?nda 20 hektarlık alana 32 bin adet İran çamı ve Kızılçam dikildi. Bu çamlardan biri de benim adımı taşıyor. Yani artık benimde yanında olmasam bile orada bir adet Canım (bir çam fidanım) soluklanacak. İnsanlığa oksijen (temiz hava) üretecek.
Yapılan araştırmalara göre 100 yaşındaki bir kayın ağacının 1 saatte 40 insanın çıkardığı 2.5 kilogramlık karbondioksit?i yuttuğu ortaya çıkartılmış.
Aynı şekilde 1 hektar ladin 32 ton, çam 40 ton ve kayın ise 68 ton tozu tutuyor, emiyor. Ülkemizin havasını yüzde 20?sinin ormanlarca temizlendiğini gözönüne alırsak bu kendi kendine çalışan fabrikalara (ormanlara) vermemiz gereken önem kendiliğinden ortaya çıkar.
Türkiye ormanları yılda 33.5 milyon ton oksijen üretirken, 50 milyon ton da karbondioksit?i yutuyor. Bu nedenle HERKES HER FİDANI BİR BEBEK VE HER BEBEĞİ DE BİR FİDAN GÖRMELİ? Bir dönemler Anadolu kentlerinde doğan her bebek için kavak fidanları dikilir ve ona gelecek olarak bırakılırdı. Acaba o günlere dönmenin yollarını mı aramalıyız?
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Sayın Ahmet Coşkun Aydın ,Size bu doğaya duyarlı yazınızdan dolayı ve
Sayın Eresin İnce beyefendiye doğayı zenginleştirme çabalarından dolayı çok çok kutlarım ,emeğinize sağlık.
Keşke tüm iş adamları ülkemize ve genç geleceğimize böyle değerli cevherler bıraksa .sevgiler . resimle uğraşan bir anneanne _ev hanımıyım