Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Riske Dayalı Denetim Sistemi (RDDS) çerçevesinde bugüne kadar kanserojen azo boyar madde içeren 155 bin 911 adet hazır giyim eşyası, 14 bin 503 çift ayakkabı ve eldiven, 2 bin 311 kilogram tekstil boyası, 29 bin 2 metre kumaş, 859 metrekare halı ve 631 set iç giyim eşyasının bertaraf edildiğini bildirdi.

Dış Ticaret Müsteşarlığı?nın (DTM) Ocak 2010’dan itibaren uygulamaya koyduğu, ithal tekstil ve hazır giyim eşyalarında RDDS’nin tanıtımı Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, İTHİB Başkanı İsmail Gülle, İDMİB Başkanı Lemi Tolunay, İHİB Başkanı İbrahim Yılmaz ve İthalat Genel Müdürü Mustafa Sever?in katımıyla İstanbul?da yapıldı.

Zafer Çağlayan yaptığı konuşmada, tekstil, hazır giyim, deri ve halı ithalatının Türkiye yararına düzenlenmesi için her türlü aracı etkin şekilde kullandıklarını ifade etti. Toplum sağlığı ve tüketici haklarını korumak için denetim faaliyetlerine ayrı bir önem verdiklerini dile getiren Çağlayan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

Amacımız üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil

”Denetimlerin amacı piyasa aktörlerinin kurallara uymasını sağlamaktır. Ancak bu sağlandığında toplum sağlığı, tüketici hakları korunacak, haksız kazanç önlenebilecektir. Unutulmamalıdır ki denetimlerin amacı yakalama ve cezalandırma değildir. Yakalama ve cezalandırma denetimlerin amacına ulaşması için kullanılan bir araçtır.

Denetimdeki amaç, diğer bir ifadeyle, vatandaşlarımızın sağlığını korumak, tüketicilerin zarar görmesini engellemek ve Türkiye’de üretim yapan işletmelerimizin, istihdam yaratan fabrikalarımızın, haksız rekabetle zarara uğramasının önüne geçmek, piyasa aktörlerinin ise kurallara uymasını sağlamaktır. Yoksa ticareti engellemek değildir. Tabiri caizse denetimdeki amaç, ‘üzüm yemektir, bağcı dövmek’ değil… Kısaca, haksız rekabet oluşturacak, insan sağlığına zararlı olacak ithalata karşı bir nevi önleyici hekimlik görevi üstleniyoruz.”

Riske dayalı denetim sisteminin, denetim açısından iki önemli avantaj sağladığını, bunların ”kaynak kullanımında verimliliğin sağlanması” ve ”ticaretin doğal akışına en az etki yapılması” olduğunu vurgulayan Çağlayan, şunları kaydetti:

Günlük 1,5 milyon dolarlık işi 5 bin dolara yapıyoruz

”İthalata konu tekstil, hazır giyim, deri ve halı eşyasının tümünün denetlenmesi kaynak açısından imkansızdır. Bu sektörde bir günde ortalama 2 ile 3 bin adet ithalat kalemi eşya işlem görüyor. Bir kalem eşya yüzlerce çeşit eşya içerebilir, her çeşit eşya birden fazla bileşenden oluşabilir. En iyimser tahminle bir ithalat kaleminin ortalama 5 çeşit eşya kapsadığı varsayıldığında dahi günde 15 bin çeşit eşyanın denetime tabi tutulması gerekmektedir. Bu miktarın normalde denetim maliyeti karşılığı günde 1,5 milyon dolarlık bir harcama gerektirir. Riske dayalı olarak geliştirdiğimiz sistemde günlük denetim maliyeti ortalama sadece 5 bin dolar seviyesindedir. Yani RDDS, denetimin maliyetini azaltmaktadır.

RDDS’de sektörel katkının İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İTKİB) tarafından sağlandığını kaydeden Çağlayan, RDDS sürecince denetim hizmetlerini ise EKOTEKS?in gerçekleştirdiğini bildirdi.

Zafer Çağlayan sadece fiziki denetimin yeterli olamayacağını vurguladığı konuşmasında, ?Bu nedenle RDDS’de ikinci bir yaptırım şekli öngördük. Buna göre fiziki denetim sonucunda olumsuz bir unsuru tespit edilen eşya ile aynı ithalatçı veya aynı ihracatçı ile ilişkili olan benzer nitelikteki ithal eşya da zorunlu denetime tabi tutulmaktadır. Bu denetimler eşyayı piyasaya arz eden ithalatçı, aracı veya perakendeciler tarafından bedeli ödenerek gerçekleştirilmektedir. Bu zorunlu denetimler sonucunda da olumsuz çıkan eşya yine bertarafa konu olmaktadır” dedi.

Çağlayan, RDDS çerçevesinde bugüne kadar kanserojen azo boyar madde içeren 155 bin 911 adet hazır giyim eşyası, 14 bin 503 çift ayakkabı ve eldiven, 2 bin 311 kilogram tekstil boyası, 29 bin 2 metre kumaş, 859 metrekare halı ve 631 set iç giyim eşyasının bertaraf edildiğini, RDDS kapsamında bugüne kadar bertaraf edilen eşyanın yaklaşık yüzde 40’ının birincil denetimler sonucunda, yüzde 60’ının zorunlu denetimler sonucunda bertaraf edilen eşya olduğunu bildirdi.

Çağlayan, ithal edilerek piyasaya dağıtılan eşyaya ulaşılamaması durumunda yaptırım konusu eşyanın gazete ve televizyonda ilan vermek suretiyle geri çağrılacağını, bunun masrafının da ithalatçılar tarafından ödeneceğini anlattı.

Sistemi 30 saniye gecikmeli olarak takip ediyoruz

Devlet Bakanı Çağlayan, RDDS’nin bir gelecek projesi olmadığını, 12 Mart 2009’dan itibaren çalıştığını ve başarılı olduğunu, bilgi teknolojisini yoğun olarak kullandıkları bu projede yürütülen işlemleri gerçek zamanlı olarak izleyebildiklerini, sistemin işleyişinin 30 saniye gecikmeli olarak takip edildiğini anlattı. RDDS çerçevesinde 30 Ekim?den itibaren etiket denetimlerine başlayacaklarını bildiren Çağlayan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

”Etiket denetimleri ile ithal hazır giyim eşyasında etiketlendirme zorunluluğu ile etiketlerdeki bilginin eşya ile olan uyumluluğu denetlenecektir. Herhangi bir mağazaya girdiğinizde, tüketicinin ilk olarak baktığı şey fiyatıyla birlikte o ürünün kaç beden olduğu ve etiketinde yazdığı detaylardır. Tüketicinin yanıltılması ve haksız kazanç elde edilmesine yol açan bu durumun etkin bir şekilde denetlenmesiyle, sektördeki haksız rekabet azalacak, dolayısıyla daha sağlıklı rekabet şartlarında yeni bir düzen oluşacaktır.”

Bu ”sağlıklı rekabet ortamına” geçiş sürecinde sektördeki firmalara yardımcı olmak için denetim hizmetini gerçekleştiren ihtisas kuruluşu EKOTEKS’in bir el kitabı hazırladığını ifade eden Çağlayan, bu el kitabının firmalara ücretsiz olarak sağlanan eğitim programlarında verildiğini anlattı.

Bakan Çağlayan, vatandaşın sağlığını tehdit eden, haksız rekabete yol açan ithalata asla izin vermeyeceklerini bir kez daha vurgulamak istediğini ifade etti. Bir soru üzerine Zafer Çağlayan, ”7 bin 172 temize karşılık sadece 172 kirli çıkan var. Her geçen gün bu sayının azaldığını görüyoruz” dedi.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın