Bir dizi açılışa katılmak üzere İzmir’e giden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Petkim Aliağa Kompleksi’ni ziyaret ederek, şirketin 2015, 2020 ve 2040 projeksiyonları hakkında yöneticilerden bilgi aldı. Petkim’in yatırım planlarını Hükümet ve Enerji Bakanlığı olarak “büyük dikkat ve önemle izlediklerini” belirten Bakan Yıldız, yapılacak yatırımların petrol ürünlerinde ithalata bağımlılığını azaltacağını ve Petkim’in kapasitesinde ciddi oranda artış sağlayacağını vurguladı.

Socar & Turcas Enerji CEO’su ve Petkim Yönetim Kurulu Üyesi Kenan Yavuz’un “Petkim Yarımadası’nın Özel Endüstri Bölgesi ilan edilmesi” yönündeki talebini de değerlendiren Yıldız, konuyu Sanayi Bakanlığı ile müzakere edeceklerini, bu yöndeki yasal düzenlemelerde Enerji Bakanlığı’nı ilgilendiren unsurları ayrıntıları ile inceleyeceklerini sözlerine ekledi.

“İnşallah 4 sene sonra  rafinerinin önünde fotoğraf çektiririz”

Petkim yöneticileri ile birlikte 2014 yılında tamamlanması öngörülen Socar & Turcas Ege Rafinerisi’nin yapılacağı sahada da incelemelerde bulunan Bakan Yıldız, şu değerlendirmeyi yaptı: “1350 dönüm alanda kurulacak bu rafinerinin Türkiye ve Petkim’e kazandıracaklarının farkındayız. Rafineri sayesinde bugün için büyük oranda ithalata bağlı olan hammadde güvenilirliği sağlanmış olacak. Arkamızdaki saha şu anda boş görünüyor. İnşallah dört yıl sonra yeniden bu alana geliriz ve arkamızda rafinerinin yer aldığı bir fotoğrafı basın mensuplarımıza çektiririz” dedi.

“Aliağa stratejik sanayi bölgesi”

Bakan Yıldız’a Petkim ziyareti sırasında bilgi veren Socar & Turcas Enerji CEO’su ve Petkim Yönetim Kurulu Üyesi Kenan Yavuz ise; Petkim başta olmak üzere pek çok kuruluş ve Organize Sanayi Bölgesi’nin bulunduğu Aliağa’nın “stratejik bir sanayi bölgesi” olduğunu anımsattı.  Petkim arazisi üzerinde kümelenme modelini ve bölgedeki en büyük petrokimya ve lojistik merkezi olma hedefini gerçekleştirerek rekabet güçlerini artırmayı hedeflediklerini kaydeden Yavuz,  “Petkim sahasında, konularında uzmanlaşmış ve katma değeri

yüksek özel ürünler üretecek firmaları bir araya getirmeyi, nitelikli yan sanayi oluşturmayı, dışa bağımlılığı azaltmayı, yerli üretici ve tedarikçilere pazar imkanı yaratacak üniversite – sanayi işbirliği ile daha fazla bilgi ve teknolojinin yerlileştirilmesini sağlamayı hedefliyoruz” dedi.

Böylelikle Türk kimya ve petrokimya sanayisinin rekabet gücünün artacağına dikkat çeken Kenan Yavuz, bu amaçla dünyanın en önemli kümelenme örneklerinden biri olan Singapur’daki Jurong Adası’nı model olarak aldıklarını sözlerine ekledi.

Yavuz, “Jurong International firmasından danışmanlık hizmeti alıyoruz.  Dünyada çok sayıda uygulaması olan kümelenme modelinde küçük ve büyük ölçekli firmalar, yan sanayiler, araştırma kurumları, teknoloji geliştirme merkezleri ve inovasyon destek kurumları bir arada bulunuyor. Firmalar hammadde ve ürün alışverişlerinde lojistik, enerji ve insan kaynaklarını paylaşarak çok daha fazla rekabet gücü kazanabiliyorlar. Bizim Aliağa?da yapmak istediğimiz de böyle bir yapı. Ben ve arkadaşlarım bu hedefe kilitlenmiş durumdayız. Hükümetimiz ve bürokrasimizin de aynı bizlerle aynı inancı paylaşıyor olduğunu görmekten büyük mutluk duyuyoruz? dedi.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın