İstanbul Ticaret Odası (İTO); İstanbul Piyasa Eğilim Beklenti İndeksi ile İstanbul Piyasa Güven İndeksi 2010 Temmuz Anket sonuçlarını açıkladı. Piyasa Beklenti İndeksinin sonucunda, “Yurtdışı kaynaklı belirsizlik piyasaları etkiledi” görüşü ortaya çıkarken; Piyasa Güven İndeksi’nin özeti, “Ekonomi, istikrara yakın” şeklinde bir sonucu ortaya koydu.
Bu yılın ocak ayında 90,19, Nisan ayında ise 99,08 seviyesinde gerçekleşen Piyasa Güven İndeksi, Temmuz ayında 97,43’e geriledi.
İndeksin gerilemesinde, yılın ikinci çeyreğinde Türkiye’nin en büyük ihracat pazarı olan Avro alanındaki sorunların derinleşmesi, dış talep koşullarına ilişkin belirsizliklerin artması ve ABD ile Çin ekonomilerine yönelik verilerin beklenenin altında kalması nedeniyle piyasalardaki risk algılamasının artması etkili oldu.
Gelecek dönem firma faaliyetleri, sektörün talep durumu ile ülkenin genel ekonomik durumuna yönelik geçmiş ve gelecek dönem değerlendirmelerde iyimserlikte nispi azalışın ön planda olduğu gözlenirken, piyasalara güven tekstil ve turizm sektörlerinde iyimserlik sınırının üzerinde, diğer sektörlerde ise iyimserlik düzeyine yakın gerçekleşti.
Geçen 3 ayda bir önceki döneme göre gıda, inşaat ve turizm sektörlerinde üretim artışı, metal eşya, taşıt ve inşaatta ise satış azalışları kaydedilirken, tüm sektörlerde karşılıksız çek ve senetlerde nispi azalmalar görüldü.
Gelecek 3 ay beklentilerine bakıldığında ise alınan tedbirlere bağlı olarak iç talepte kısmi canlanmanın sağlanması sonucu 2010 Nisan ayında 107,45 ile güven sınırını aşan indeks, dış talepte kayda değer ivmelenmenin sağlanamaması, küresel ölçekteki diğer riskler reel sektörü tedirgin ederken, belirsizliklerin giderilmemesi sonucunda 97,81 ile güven sınırının altına geriledi. Dönemsel azalışa rağmen mevsimsel özelliklerden ötürü gıda, tekstil ve turizm sektörlerinde indeks iyimserlik sınırının üzerinde, inşaat, taşıt ve metal eşyada sınırın altında beklenti hakim oldu.
Gelecek 6 ayda sektörlerin talep ve iş yapma durumuna bakıldığında reel kesimin kısa vadeli firma faaliyetlerine yönelik beklentilerdeki nispi azalışın etkisiyle Nisan döneminde 100,59’a yükselen indeks, Temmuz ayında 94,43’e gerileyerek iyimserlik sınırının altında kaldı. Sadece tekstil ve turizm sektörleri iyimserlik sınırının üzerinde olurken, gıda hariç diğer sektörlerde gelecek 6 ayda talep ve iş yapma durumu ile ilgili beklentide azalış eğilimi ön planda gerçekleşti.
Yatırım yapma eğilimi kuvvetlendi
İşletme sermayesi artışının değerlendirilmesinde Nisan döneminde 120,76 ile iyimserlik seviyesinin üstünde seyreden indeks, Temmuz döneminde de artış eğilimi göstererek 139,89’a yükseldi. Buna göre, krizin etkisinin azalarak toparlanma sürecine giren ekonomide bu dönem için yatırım yapma eğilimi kuvvetlendi.
Öte yandan 2010 yılı Temmuz ayında olası işletme sermayesi azalışı karşısında faaliyet alanını daraltma fikri artarken, sermaye koyma ve banka kredisi kullanma eğiliminde nispi azalışlar izlendi.
2010 Nisan döneminde 88,78 olarak gerçekleşen 6 ay öncesine göre bugünkü ekonomik durumu değerlendirme faktörü Temmuz ayında 86,61’e geriledi. 6 ay öncesine göre bugün genel ekonomik durum ile ilgili görüşte gıda, tekstil, turizm ve taşıt sektörlerinin indeks değerleri bir önceki dönem ile karşılaştırıldığında artış eğilimi gösterdi.
Ülkenin genel ekonomik durumuna yönelik beklentilerde 2010 Nisan döneminde 96,46 olan indeks, Temmuz döneminde ise Avro bölgesi kaynaklı risklerin yarattığı tedirginlik nedeniyle 91,79’a geriledi. Gelecek 6 aylık dönemde genel ekonomik durum beklentisi gıda ve tekstilde iyimserlik sınırın üzerinde, turizm ve taşıt sektörlerinde ise iyimserlik sınırına yakın oldu.
Eğilimlerin yönü
Gerek yurtiçi gerekse yurtdışı piyasalardaki ekonomik ve finansal gelismelerin reel sektörün gelecekteki beklentileri üzerindeki etkilerini tespit etmek amacıyla başlattığı İstanbul Piyasa Eğilim ve Beklenti İndeksi çalışmasında ise, İTO üyelerinin gelecek dönemleri kapsayacak şekilde ?firma faaliyetleri, talep ve iş yapma durumları, işletme sermayesinin artışı ve azalışı karşısında yönelecekleri davranış eğimlerinin yanında ekonomik verilerdeki beklentilerine yönelik soruları içeriyor. Buna göre, 2006 Ekim ayında 101,17 ile iyimserlik seviyesinin üzerinde gerçeklesen ?Eğilim ve Beklenti İndeksi?, gelişmiş ülkelerin finansal piyasalarında baslayıp 2008 yılı Eylül ayında etkileri tüm dünyada hissedilen global kriz sonucu Ekim ayında 70,89 ile dip seviyesine gerilediğini ortaya koydu. İTO’nun yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verildi:
“Özellikle gelişmiş ülkelerin Merkez Bankalarının geniş kapsamlı likidite operasyonu ve kamu müdahaleleri sonucu krizin etkileri azalmaya başlamış ve 2009 yılının son döneminde küresel risk algılaması nispi olarak düzelmistir. Küresel ekonomideki yavaş ve kademeli toparlanma eğilimi 2010 yılının ilk üç ayında da devam etmiş, Eğilim ve Beklenti İndeksi 2010 Ocak ayında 96,48, Nisan ayında ise 104,57 ile iyimserlik seviyesinin üzerine çıkmıştır. Ancak yılın ikinci çeyreğinde gelişmiş ülke ekonomilerinde toparlanmaya ilişkin belirsizliklerin devam etmesi, özellikle Euro bölgesindeki kamu borçlarının kaygı verici düzeye ulaşması, dış talep koşulları tüm piyasaları tedirgin etmiş ve Eğilim İndeksi Temmuz ayında bir önceki aya göre azalmasına rağmen 101,74 ile iyimserlik sınırının üstünde seyretmeye devam etmiştir. Global krizden Türkiye?nin Euro bölgesine göre daha hızlı çıkması, özellikle kamu borçlarının sürdürülebilirliğine dair kaygıların giderilmesi ve kamu harcamalarının kısılmasına yönelik alınan önlem paketleri eğilim ve beklenti indeksine gelecek dönemlerde olumlu yansıyabilecektir.”
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.