2009?un yaralarını saramadan Türkiye ekonomisinin yeniden sıcak para girdabına kapıldığını söyleyen Tanrıverdi, ekonomi yönetimi ile Merkez Bankası?nın üretimden yana tavır alıp, ihracatçının elini rahatlatmasını istedi.

İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, hızla düşen dolar kurunun, 2010?a umut bağlayan ihracatçıyı demoralize ettiğini belirterek, ?Üreten, istihdam yaratan, Türkiye?yi dünyada temsil eden ihracatçıları sıcak paraya kurban etmeyin? dedi.

Dünyada 2010 yılına yönelik esen iyimserlik havasından tüm kesimler gibi ihracatçıların da etkilendiğini anlatan Hikmet Tanrıverdi, daha yılın ikinci haftasında gelen kur dalgasının tüm pozitif yaklaşımları tersine çevirdiğini bildirdi.

Hikmet Tanrıverdi yaptığı yazılı açıklamada, dolarda 1.60, euroda ise 2.15?un ihracatçının yaşam sınırı olduğunu hatırlatarak, düşüşün devamı halinde başta tekstil ve hazır giyim olmak üzere geçen yılın yaralarını sarmaya çalışan tüm sektörlerin yeni yıla bağladıkları umutlarının da söneceğini bildirdi.

?Ya üretimi, istihdamı ve ihracatı destekleyeceğiz ya da IMF?den Varlık Barışı?ndan gelen sıcak paraya teslim olup fabrikalarımızı kapatacağız? diyen Tanrıverdi, şöyle devam etti:

?Bugün en büyük rakibimiz konumunda olan Çin, 1,2 trilyon dolar ile Almanya?yı da geçerek dünyanın en çok ihracat yapan ülkesi konumuna geldi. Türkiye?de ise hali hazırda uygulanan para politikası, ihracatı teşvik etmek yerine köstek oluyor. 2009?da 100 milyon dolarlık psikolojik sınırı aştık diye sevinirken, 2010?un geçen yılı aratmasından korkuyoruz. Çin?in kendi realitesinden ödün vermeyerek dünya ihracat lideri olduğu bir dönemde, Türkiye ekonomisinin kur dalgasında boğulmasına izin verilmemeli.?

Yıkıntının altında Türkiye kalır

Hikmet Tanrıverdi, kurdaki dramatik düşüşün ihracatçıyı ezip geçtiğini, bu arada yıkıntının altında kimlerin kaldığına bakılması gerektiğini kaydederek, 2009 enkazının altında kalan binlerce işletmedeki yüzbinlerce çalışanın işini kaybettiğini söyledi.

Türkiye gibi istihdam yaratma durumunda olan bir ülkenin sıcak paraya değil, üretime ve ihracata odaklanması gerektiğini altını çizen Tanrıverdi, ?Bizler yaşanabilecek dalgalanmalar karşısında ihracatçıyı koruyacak yöntemler geliştirmeye, yeni enstrümanlar ile kur riskini minimum seviyede tutmaya çalıştık. Vadeli İşlim ve Opsiyon Borsası?nın aktif kullanımını sağlamak için sektörümüzü bilgilendirdik. Üzerimize düşen görevi yerine getirdik. Ancak bu tek başına yetmiyor. Ekonomi yönetiminin ve Merkez Bankası?nın Türkiye?nin yarınlarını risk altına sokacak gelişmeler karşısında proaktif bir yönetim sergilemesini bekliyoruz. Bu kurumlar üretimden yana tavır alıp, ihracatçının elini rahatlatmalı? dedi.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın